Başarı bir kez oluyorsa şans…
İki kez oluyorsa tesadüf…
Üç kez oluyorsa istikrar Ve devamı geliyorsa halktan alınan güçtür...
AK Parti’nin genel seçimlerde olduğu kadar yerel seçimlerde başarılı olması,ne şans ne de tesadüf eseridir.
Yıllardır hem genel hem de yerel seçim sonuçlarını incelediğimizde AK Parti ve diğer partiler diye ayıracağımız bir seçim sonucuyla karşı karşıya kalıyoruz...
O zaman diğer partilerin neden başarısız olduğunun araştırılmasından ziyade AK Parti’nin başarısının sırrını araştırmak gerek diye düşünüyorum....
İstatistikî anlamda bu başarıyı birçok veriye dayandırarak açıklamak mümkün olsa da küçük detaylara bile bakılıp anlaşılacak kadar açık ve net hizmetlerin eseridir...
Yerel yönetimlerin önemine vâkıf siyasetçilerin oluşturduğu teşkilat yapısı nedeniyle halka dokunmayı, samimi bir iletişim içerisinde olmayı, aynı dilden konuşup elitist bir siyaset anlayışı içinde olmamayı adet edinmesi, bu sonucun başı çeken sebeplerinden biri...
Aslına bakarsanız genel çerçevede vatandaşın ağzından dökülen cümlelere odaklanmanız bile bu sorunun cevabını bulmanızda yeterli olacaktır.
Türkiye’de yaşayan vatandaşların duygusal, naif ve onurlu duruşunun, ön plana çıkan özelliklerinden biri olduğunu hatırladığımızda affedemeyeceği tek şeyin “adam yerine konmamak” olduğu sonucuna rahatlıkla varırız.
Sadece seçim dönemlerinde değil seçildikten sonra da vatandaşla iletişim halinde olmayı sürdüren, bağdaş kurup onlarla aynı sofrada yemek yiyebilecek samimiyeti veren ve kapısının her daim açık olduğu izlemini halkına veren siyasetçilerin anlayışıyla genel siyaset anlayışını yıkan AK Parti taban tabana uyumu sergilemiştir.
Seçim sonrasında, seçmenin, mevcut belediye başkanlarının iletişim ve hizmetlerinden ne denli memnun olduklarını sık sık yapılan araştırmalarla kontrol etmesi belediyeciliğe verdiği önemin en büyük göstergesidir.
2019 Yerel Seçimlerine sayılı günler kala vatandaşlarla kurduğumuz diyalogların ön izlemesi, sonuçların benzer şekilde AK Parti’nin lehine olduğu yönünde.
Başarılı iletişim yanında, bir partinin yerel yönetimlerdeki aday seçimi, vatandaşın gözünde ne kadar ciddiye alındığının ölçütüdür.
Türkiye, geçmiş yıllara nazaran siyasi birikimi daha derin olan, gündeme yabancılaşmayan ve alternatif adaylara şans veren bilinçli seçmenin arttığı bir ülke haline gelmiştir. Bundan ötürü de tecrübe sahibi olmayan, hem hizmet hem de iletişim anlamında yetersiz olan adayları kendi bölgelerinde görmekten hoşlanmayan seçmen, cevabını sandıkta sert dille vermiştir.
Daha önceki seçimlerde, seçmeninden yüksek oy alıp bir sonraki seçimlerde alaşağı edilen partiler bunun en büyük örneğidir.
Artık vatandaş bilinçli ve belirli kriterlere sahip.
Sizler bu kriterleri göz önünde tutmadan aday belirler, tecrübesiz adayları acemiliği kaldırmayacak belediyelerde değerlendirirseniz ciddiye almadığınız seçmen de sizi ciddiye almadığını gösterir.
İşte AK Parti’nin yerel yönetimdeki en büyük başarısı bana göre bu iki kriterde yatıyor. İyi teşkilatlanması, tabana inmesi, halkın öncelikli ihtiyaçlarını belirlemesi ve ivedilikle çözüm getirmesi, iktidar partisi olmasının getirdiği avantajlar vb özellikleri yanında yerel yönetimleri önemsemesi ve iletişimden kopmaması, başarının iki önemli sacayağı olmuştur.
Genel seçimlerin başarısının yerel yöneticilerin başarılarından geçtiğini bilen parti anlayışı, yerel yönetimlerin daha başarılı olması için tüm teşkilatlanmasıyla gün geçtikçe ilerleyerek büyümüştür.
Bunun sonucunda, muhatap kabul edilmesinin yanında arzu edildiği gibi hizmet olarak alan seçmen AK Parti’nin yerel yönetimdeki başarısının istikrarlı kılmıştır. Baktığımızda, AK Parti’li olsun olmasın neredeyse tüm partililerin hem fikir olduğu şey, AK Parti’nin belediyecilikteki başarısı olmuştur.
Hatta kendi seçim yenilgilerini değerlendirmeye çalışan partilerin toplantılarında, neden başarısız olduklarından ziyade AK Parti’nin başarısının neye dayalı olduğu konuşulmuştur.
Yerel yöneticilerin duruşu, birikimi, vizyonu çok önemlidir.
Belediye başkanları adeta yerel liderlerdir. Siyasi bir temsilci olsalar da öncelikle yerel liderlerdir.
Türkiye pratiğinde belediye başkanının ufku ne ise, belediye meclisleri de sürece aynı oranda katılır.
Ancak, sürece bu açıdan bakıp aday seçimlerinde seçmenin sesine kulak veren partiler başarı sağlayabilir.
Kentlerin uyguladığı yönetim biçimleri aynı zamanda demokrasinin temelini oluştur ve demokrasiye güçlü bir etki yapar.
Yerel tecrübeler ve oralarda oluşan siyasi birikim genel anlamda demokrasiye katkı sağlar.
Yerelin, geneli hem siyasi hem de demokratik olarak etkileyen bir güce sahip olduğunu iyi bilen AK Parti, belediyelere verdiği önemle bu seçimde de başarısını devam ettirecek bir grafik çiziyor.
AK Parti’nin çizdiği bu grafikteki yükselişine baktığımızda, başarının şansa değil hizmetteki istikrara dayalı olduğunu net bir şekilde görüyoruz.