Turan mesajında;
Peygamberimizin (s.a.s), ihsan ve ikram dolu mucizevî bir yolculukla Cenab-ı Hakk’ın yüksek huzuruna kabul edildiği Miraç gecesini yeniden idrak edeceğiz. Miraç, Peygamberimizin şahsında insanlığın önüne açılan sınırsız bir yükseliş ufkudur. Her şeyden önce Miraç, başta Efendimiz (sav) olmak üzere her bir Müslüman için manevi bir terfi, Yüce Rabbimizle buluşma ve selamlaşma, onun katında yücelme ve yükselme ve bu vesile ile yüksek insani sorumluklar üstlenmek demektir. Miraç, elemi, kederi, çaresizliği, ümitsizliği bir kenara koyup yeniden yola çıkma, arınma ve durulmadır. Miraç, insanın erdem yolculuğu, Rabbe vuslatıdır. Miraç, Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksa arasındaki bağları kuvvetlendiren, Müslümanların gönül dünyalarını güçlendiren, sıdk ve imanlarını pekiştiren, kardeşlik şuurunu yaşatan, müminleri eğiten, onlara değer kazandıran mübarek bir gecedir.
Bu gece, göklere olduğu kadar, insanın kendi semasına yani kalbine ve iç dünyasına doğru da yapması gereken bir yolculuktur. Bu gece, bizlere ilahi rahmet ve huzura erişmenin öncelikle gönül ve ruh temizliğinden, ahlaki erdemlere yükselişten ve her şeyin sahibi olan Yüce Allah´a bağlılık ve boyun eğmeden geçtiğinin hatırlanmasıdır.
Bu duygu ve düşüncelerle, aziz milletimizin ve tüm İslam âleminin Miraç kandilini tebrik ediyorum. Miraç değerlerinin tüm insanlığın hayrına vesile olmasını, yükseliş ve yücelişimizin nefislerimizden başlayarak dalga dalga toplumun her kesimini kuşatmasını, insanlığın ortak huzurunu tehdit eden terör, şiddet, savaş ve düşmanlığın yerini barış, huzur ve kardeşliğe bırakmasını Cenâb-ı Mevlâ’dan niyaz ediyorum.